Yavuz sultan selim ne zaman tahta çıkmıştır?

Yavuz Sultan Selim, 1512 yılında tahta çıkmıştır. Padişah, tahta çıkmadan önce Selim I olarak biliniyordu ve Osmanlı İmparatorluğu'nun 9. padişahıdır. Tahta çıkması, büyük bir devlet ve askeri strateji değişikliklerini de beraberinde getirmiştir.

Yavuz Sultan Selim'in tahta çıkması, babası II. Bayezid'in 1512'deki tahttan feragat etmesiyle gerçekleşmiştir. Bayezid, taht kavgaları ve devletin iç durumu nedeniyle tahttan çekilmeyi tercih etmiştir. Bu süreç, Osmanlı İmparatorluğu'nda önemli bir geçiş dönemine işaret etmektedir.

Yavuz Sultan Selim, padişahlığının ilk yıllarını iç karışıklıkları ve güvenliği sağlamaya yönelik reformlara odaklanarak geçirmiştir. Dönemi, askeri seferler ve önemli fetihlerle doludur.

Yavuz Sultan Selim, tahta çıktıktan sonra birçok önemli sefer düzenlemiştir. Bu seferler, imparatorluğun güçlenmesine ve genişlemesine büyük katkılar sağlamıştır.

• Mısır Seferi (1517): Yavuz, Memlük Sultanlığı'na karşı gerçekleştirdiği sefer sonucunda Mısır'ı fethetmiş ve İslam dünyasının halifeliğini üstlenmiştir.
• İran Seferi: Safevîler'e karşı gerçekleştirilen bu sefer, Osmanlı sınırlarını doğuda genişletmiştir.
• Kudüs'ün Fethi: Mısır seferi sırasında Kudüs de Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Yavuz Sultan Selim, sert yönetim tarzıyla tanınmakta olup, devlet otoritesini sağlamak için radikal önlemler almıştır. Özellikle içki, fuhuş ve diğer ahlaki sapmalara karşı sert yasaklar getirmiştir. Ayrıca, devletin ekonomik yapısını güçlendirmek için çeşitli tedbirler almıştır.

Yavuz Sultan Selim'in tahta çıkışı, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Onun dönemindeki fetihler ve reformlar, imparatorluğun büyümesine ve zenginleşmesine önemli katkılar sağlamıştır. Ayrıca, Yavuz'un halifelik unvanı, Osmanlı Devleti'nin İslam dünyasındaki pozisyonunu pekiştirmiştir.

Sonuç olarak, Yavuz Sultan Selim bu yönüyle, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihindeki en etkili padişahlardan biri olmayı başarmıştır. Tahta çıkışı, yalnızca kendi dönemi için değil, sonraki Osmanlı padişahları için de belirleyici olmuştur.